63-GÜZEL SES ALLAH’IN LÜTFUDUR-2
Güzel sesli birinden Kur’an dinlemek insanı son derece
mutlu eder, üzerinde fevkalade tesir bırakır, kalplerin yumuşamasına ve
gönüllerin haz almasına vesile olur. Onun için hadis-i şeriflerde Kur’an’ın
makam ve güzel sesle okunması tavsiye edilmiştir. Peygamberimizin ifadesiyle
“Güzel ses Kur’an’ın güzelliğini daha da güzelleştirir.”
Bilindiği gibi Kur’an’ın ilk muhatabı Hz. Peygamber
idi, Kur’an ona indiriliyor, O da kendisine indirilen vahyi hem yazdırıyor, hem
de genellikle Ka’be’nin çevresinde yüksek sesle okuyor, inanan ve inanmayan
herkes onu dinliyordu. Kur’an sıradan bir söz değil, Allah kelamıdır, kendine
has bir cazibesi vardır, inansın, inanmasın dinleyenleri cezbeder. Onun için
Mekke’nin siyaset, ticaret, idare ve servette ileri gelen kodamanları nüfuzları
altındaki kimselerin Hz. Peygambere inanmasından endişe duyup bu yüzden onu
dinlemelerini yasaklamışlardı. Bunda başarılı olamayınca bu defa adamlarına, Muhammed
okumaya başlayınca gürültü yapıp onun sesini bastırmalarını, böylece okuduğunun
anlaşılmasına engel olunmasını emretmişlerdi. Nitekim Fussilet Suresinin
26’ıncı ayetinde bu husus şöyle belirtilir:
وَقَالَ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا لَا تَسْمَعُوا لِهٰذَا الْقُرْاٰنِ وَالْغَوْا
ف۪يهِ لَعَلَّكُمْ تَغْلِبُونَ
“İnkâr edenler: Bu Kur'an'ı dinlemeyin, okunur-ken
gürültü patırtı çıkarın. Umulur ki bastırırsınız, dediler.”
Hiç şüphesiz Kur’an’ı en güzel şekilde okuyan, Kur’an
kendisine indirilen Hz. Peygamberdir. Bütün sahabiler Kur’an-ı Kerim’i güzel
okumayı Resûl-i Ekrem Efendimizden öğrenmişlerdir.
Peygamber Efendimizin sesinin gayet güzel olduğu sahabe-i
kiramdan gelen rivayetlerle sabittir. Nitekim Enes İbn Mâlik (r.a.)’tan rivayet
edilen:
عَنْ أنس رضي الله عنه قَالَ: مَا بَعَثَ اللَّهُ نَبِيًّا إِلا
بَعَثَهُ حَسَنَ الْوَجْهِ حَسَنَ الصَّوْتِ. حَتَّى بَعَثَ الله نَبِيَّكُمْ صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَبَعَثَهُ حَسَنَ الْوَجْهِ. حَسَنَ الصَّوْتِ
“Allah
her peygamberi güler yüzlü ve güzel sesli olarak göndermiştir. Nihayet sizin
peygamberiniz i de güler yüzlü ve güzel sesli olarak göndermiştir.” hadis-i
şerif bunu teyit etmektedir. (Sübülü’l-Hüdâ, II, 91)
وقال علي رضي الله تعالى عنه: ما بعث الله تعالى
نبيا قط إلا بعثه صبيح الوجه كريم الحسن حسن الصوت، إن نبيكم كان صبيح الوجه كريم
الحسب حسن الصوت.رواه ابن عساكر.
Hz.
Ali (r.a.) Peygamber Efendimizin vasıflarından bahsederken: “Allah her
gönderdiği her Peygamberi mutlaka güler yüzlü, soyu şerefli ve sesi güzel
olarak göndermiştir” demiştir. (Sübülü’l-Hüdâ, II, 91)
Peygamberinizi
de güzel yüzlü ve güzel sesli olarak göndermiştir.
Güzel Kur’an okur ve güzel sesli kimselerden Kur’an
dinlemeyi severdi.
Abdullah İbn Mesut ashap içerisinde Kur’an bilgisi ve
güzel okuyuşu ile temayüz etmiş biri idi.
Peygamber Efendimiz onun Kur’an okuyuşunu çok beğenir,
zaman zaman dinlemek isterdi. Yine bir defa kendisinden Kur’an okumasını
istemişti: Olayı bizzat Abdullah İbn Mesut’tan dinleyelim:
وَعَنْ ابْنِ مَسْعُودٍ رضيَ اللهُ عنهُ قالَ : قَالَ لي النَّبِيُّ صَلَّى
اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم :«اقْرَأْ عَلَيَّ الْقُرْآنَ»، فَقُلْتُ : يَا رَسُولَ اللهِ ، أَقْرَأُ عَلَيْكَ وَعَلْكَ أُنْزِلَ ؟!
قَالَ :«
إِنِّي أُحِبُّ أَنْ أَسْمَعَهُ مِنْ غَيْرِي »" فَقَرَأْتُ عَلَيْهِ سُورَةَ النِّسَاءِ حَتَّى
جِئْتُ إلى هذهِ الآيَة :﴿
فَكَيْفَ إِذَا جِئْنَا مِنْ كُلِّ أُمَّةٍ بِشَهِيدٍ وَجِئْنَا بِكَ عَلَى
هؤُلاءِ شَهِيدَاً ﴾
قالَ : « حَسْبُكَ الآنَ » فالْتَفَتُّ إِلَيْهِ ، فَإِذَا عَيْنَاهُ تَذْرِفَان
Abdullah İbn Mesut (r.a.) şöyle anlatıyor:
Nebî (s.a.v.) bir defa:
“– Bana Kur’an oku” buyurdu.
Ben:
“–Yâ Resûlallah! Kur’an size indirilmiştir. Ben size
nasıl Kur’an okuyabilirim?” dedim. Efendimiz:
“– Ben Kur’an’ı başkasından dinlemeyi çok severim” buyurdular. Bunun üzerine ben kendilerine Nisâ
sûresini okumaya başladım. “Her ümmetten bir şahit, seni de bunlara şahit
olarak getirdiğimiz zaman halleri nice olur” [âyet 41] anlamındaki
âyete gelince:
“– Şimdilik yeter” buyurdular.
Kendisine dönüp baktım, iki gözünden yaşlar boşanıyordu.
Buhârî, Tefsîru sûre(4), 9; Fezâilü’l-Kur’ân 33, 35;
Müslim, Müsâfirîn 247.
Peygamber Efendimiz İbn Mesut’un Kur’an okuyuşunu
takdir ederdi. Nitekim bir hadis-i şeriflerinde: “Kim
Kur’an’ı nâzil olduğu gibi taze okumak isterse, İbni Ümmü Abd’in kıraati üzere
okusun” buyurmuştur. (İbni Mâce, Mukaddime 11; Ahmed, Müsned, I,
7,26).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder